İsrail katillerinin bu yazıda anlatılan vahşeti 2000 ile
2008 tarihleri arasını kapsamaktadır. Bu yazı da zaten 2008 tarihli gazete köşe
yazımdır. Burada tekrar yayınlanmasının sebebi şartların değişmediği, Müslüman’ın
da mücadele güç ve azminin artarak devam etmesi gerektiğini vurgulamaktır…
TAŞ DİLE GELECEK
Filistin,
Hz. Ömer (ra) zamanında İslam topraklarına katıldı; bir ara Hıristiyanların
eline geçti ise de Selahaddin Eyyubi tarafından tekrar alındı, Yavuz Sultan
Selim zamanında Osmanlı Toprakları içerisinde uzun ve huzurlu bir dönem
yaşandı. 1897 de İsviçre’nin Basel Şehrinde Haham Teodor Herzel başkanlığında
yaptıkları toplantıda alınan karar gereği Yahudi’ler, Filistin toprakları
üzerinde İsrail Devletini kurma çalışmalarına başladılar. Ancak karşılarında
Allah’ın Evliya Kullarından Abdülhamit Han vardı, onu halletmeden bu işi
başaramayacaklarını anladılar ve bin bir türlü oyun, hile ve desiseler çevirerek,
medya ve yerli işbirlikçi hainlerin de yardımları ile ( O tarihte yalnız İstanbul’da
yayınlanan 50 gazete çıkıyordu bunların 36 tanesi azınlıklarındı.) Abdülhamit
Tahttan indirildi ve 1948 de İsrail Devleti ABD ve İngiliz’lerin kontrolünde
kuruldu, halen de onların kontrolündedir. Yahudiler 1948-1954-1967 ve 1968 de
Araplarla savaştılar, her savaştan sonra işgal ettikleri toprakları biraz daha
genişlettiler. Amerika’nın desteği ile siyonistler 1968 de Kudüs’ü de işgal
ettiler.
Filistin
Ulusal Haber Merkezinin bildirdiğine göre, İsrail Ordusu Eylül 2000 den 2008 e
kadar 4.032 Filistinliyi öldürdüler, 44.666 kişiyi yaraladılar, öldürülen çocuk
sayısı 750, ayrıca Filistinlilerin evlerine açılan ateş sonucu 732 erkek, 262
kadın Filistinli hayatını kaybetti. İsrail Ordusu, Filistin Güvenlik Güçlerinin
344 üyesinin yanında 817 öğrenciyi de öldürdü. Yargısız infaz sonucu ve
suikastla öldürülenlerin sayısı ise 325 tir. Aralarında çocuk, kadın ve yaşlıların
da bulunduğu 131 kişi keyfi olarak, araçları bekletilerek, tedavilerine izin
verilmeyerek İsrail Ordusu tarafından ölümlerine sebep olunmuştur. 36 doktor,36
sivil savunma mensubu ve 9 gazeteci yine İsrail Ordusu tarafından
öldürülmüştür. İsrail Ordusunun okullara açtığı ateş sonucu 4.800 öğrenci
yaralanmış, 8.550 Filistinli halen İsrail hapishanelerinde eziyet görmektedir. İsrail
Ordusu 2001- 2005 tarihleri arasında yerleşim mahallelerine 31.712 defa
saldırmıştır. Hani Yahudi bir taraftan adamı döverken, bir yandan da “imdat, yetişin, beni dövüyorlar” diye
bağırır ya işte onun gibi şimdi de Hamas bana saldırıyor diye bağırıyor, Hamas
saldırıyorsa erkekçe Hamas’la savaş, o günahsız bebeklerin ne suçu var? Ama
nerde sende o cesaret?
Evet daha bitmedi. Tahrip edilen Filistinli evi 69.843,
bunların 7.995 i Gazze’de, 63. 099 ev kısmen
tahrip edilmiş, bunların da 22.897 si Gazze’de. 590 Kamu binası ve güvenlik
tesisi, 12 üniversite ve okul tahrip edilmiş veya kapatılmıştır. 76.867 dönüm
ekili arazi İsrail ordusu tarafından buldozerlerle tahrip edilmiş, 135.552.690
ağaç yok edilmiştir. İsrail’in Son Gazze saldırısında kullanılması yasak olan
Fosfor ve Misket bombaları da kullanılarak 1.100 Filistinli öldürülmüş, 5000
den fazla Filistin’li de yaralanmıştır; bunların üçte biri çocuk, kalanların
üçte biri de kadındır. Kadın, çocuk
demeden topyekun bir yok etme hareketi dikkat çekiyor. Bu hareketin kaynağı onların
kendi elleri ile değiştirdikleri (muharref) tevratlarıdır. Çünkü Yahudi bu
kaynağa dayanarak kendinden başkasını insan olarak görmediği gibi, Arz-ı Mevud
sınırları içerisinde canlı olan, nefes alan ne varsa yok edilmesi gerektiğine
inanıyor. Yedi kavmi yok edeceksin diyor adamlar. Arz-ı Mevud sınırları
içerisine Cennet Vatanımız da girdiğine göre şimdi Yahudi ile olan tüm ikili
anlaşmaların tekrar gözden geçirilmesi, Türkiye- Amerika-İsrail ortak askeri
tatbikatı, İsrail’e verilen Tanklarımızın modernizasyonu dahil, Yahudi ve
onların koruyucularının ekonomik yönden zayıflatılması için gereken her şeyin yapılması
icabetmez mi? Onlara sağlanan her kuruşun yarın sana veya kardeşine kurşun
olarak geri döneceği açık değil midir? Daha yeni İsrail ŞAZ Partisi lideri
(Müslümanları kastederek) bunları böcek gibi ezmeliyiz, onların üzerlerine Nükleer bomba (Atom bombası) atmalıyız
diyordu.
İsrail’in son
Gazze saldırısı süresince görüldü ki,
Türk Halkı başta olmak üzere bütün İslam ülkelerinde İsrail’e ve onların
koruyucusu durumunda olan devletlere büyük bir başkaldırı, infial ve protesto
vardır. Millet topyekun tepkilerini var
güçleri ile göstermiştir. Bu bir şarj oluştur, bu şarjın deşarjı önünde kimse
duramayacaktır.
Ebrehe’nin
Ordusuna Ebabil kuşlarının attığı taşlar misali, düşmana taş atan her
Filistin’il çocuk bir Ebabil Kuşudur. Ebabil’in ayaklarında, Filistinli
çocukların ellerinde hedefe atılan taş vardı ve aşağıya aldığım Hadis-i Şerifte
de taş dan söz edilmektedir. İnşallah vakit tamam, İslam Topraklarının bağrına
paslı bir hançer gibi saplanan İsrail belasının sonu geldi. İşte size bu
mijdeyi veren Hadis-i şerif.
Peygamber Efendimiz (sav)Buyuruyor
ki: “ İleride Müslümanlar Yahudi ile harbedecek, (onları yok edercesine
yenecekler) hatta onlardan bir Yahudi taş arkasına saklansa da (sağ kaldığı
fark edilse) taş parçası da (dile gelecek) Ey Allah’ın Kulu! Şu arkamdaki
Yahudi’dir, onu da öldür diyecektir.”
Kaynak: Buhari (Tecrid-i Sarih) Di. İş. Başk. C/8- Sf: 342.
H.No:1232
Ağır
yaralı, olan bir Gazze’li Mücahid’ in şu duası ile yazımızı bitirelim. Diyor ki
Şehid olmek üzere olan Hamas’lı Mücahid: “ Allah’ım
Cennetini hak edecek bir fiil ve harekette bulunamadım, âhirette bana af kapını
aç…” Görüyor musunuz şu tevazu-u? Ey Gazze için maddeten, manen, bir şeyler
yapan! İşte sen, bu hareketinle böyle insanların yanında olduğunu gösteriyorsun,
Gazze’ye de, bütün teknolojik gücüne rağmen düşmanı pes ettiren Gazzeliye de,
sana da selam olsun.