NOT: Bu yazı bir süre önce gazetede
yayınlanan köşe yazımdır, önemine binaen buraya aldım
SÜTÇÜ İMAM
Bir
milletin, devletin, şehrin, ailenin geçmişinde iftihar edeceği, övünç ve gurur
duyacağı hadiselerin ve kişilerin bulunması o milletin geleceğinin olumlu yönde
etkilenmesinde en büyük faktördür. Çocuk babası ile, ailesi ile övünür, onlara
layık olmaya, onlar gibi olmaya çalışırsa, buna örnek almak denir. (Gerçi ibret
olmak veya ibret almak hadisesi varsa da.) Asıl olan örnek olabilmektir.
Tarihimizin şan ve şerefle dolu olması, bu şan ve şerefin neslimize doğru
olarak yansıtılması körpe dimağların şekil almasında etkili olur. Olaya bu
açıdan baktığımızda tarihçilere büyük görevler düştüğünü görürüz.
Sınıfta
bir tarih öğretmeninin Çanakkale destanımızı samimiyetle işlediğini düşünün, bu
durumdan etkilenmeyecek genç olabilir mi? Yahut Kanuni Sultan Süleyman’ın
Fransız Kralını hapisten kurtaran “Ben ki Akdeniz’in ve Rumeli’nin ve
Karadeniz’in ve Anadolu’nun, ve Karaman’ın ve Rum’un ve Acem’in Ve Mısır’ın ve
Mekke ve Medine’nin ve ve ve….ecdadımın fethettiği daha birçok diyarın sultanı
Yıldırım Beyazıt Han oğlu, Yavuz Selim Han oğlu, Sultan Süleyman Han’ım; sen
ise Fransız vilayetinin kralı Françeskosun” dediği bu mektubun azametini duyup,
onu ruhunda, benliğinde hissedip, ecdadı ile gurur duymayacak insan olabilir
mi?
Mazisi
olmayanın istikbali de olamaz. Köksüz bir ağacın yaşayamayacağı açıktır. İşte
bunun için İstiklal Marşı Şairimiz Mehmet Akif Ersoy, “Mazisi yıkık bir
milletin atisi olur mu?” Diyerek bir gerçeği dile getirirken, büyük Şair Yahya
Kemal “Kökü mazide atiyim” diyerek aynı gerçeği tekrarlamaktadır. Bu misalleri
niçin verdik? Çünkü o iftihar kaynağımız olan nurdan insanlar sonsuza kadar
sürecek olan milli kural ve kaideleri önümüze koymuşlar, bizlere en kamil
manada örek olmuşlar ve ondan sonra da aslınızı inkar etmeyin, ceddinizle
iftihar edin, onlar gibi olun hatta onları geçin demişler da onun için. Bu
vatan Malazgirt’te nasıl yurt edinilmişse, İstanbul Surlarına tırmanan kahramanlar
üzerlerine dökülen kaynar sulara, çeşitli zorluklara rağmen görevlerini yaparak
nasıl tarihe isimlerini altın harflerle yazdırmış ve çağları değiştirmişlerse,
Çanakkale’de nasıl yedi düveli dize getirmişlerse, Kahraman Mehmetciklerimiz Kıbrıs’ta,
aşılması imkansız denen, 90 derece dik “beşparmak” dağlarını nasıl düz yolmuş
gibi çok kısa bir zamanda aşmışlarsa, Kahramanmaraş ta nasıl bir şehir halkı
kos koca bir devleti perişan edip, paçavraya çevirmişse; ey o şerefli milletin
çocukları, torunları! Sizler de onların izlerinden gitmeli ve onlara layık
evlatlar olduğunuzu göstermelisiniz demişler de onun için.
Haftalardır
gazeteler Kahramanmaraş’taki Sütçü İmam Üniversitesinin isminin değiştirmek
istendiğini yazıyorlar. En sonunda halkın direnci ve tepkisi sonucu bu uğursuz
teklif ve teşebbüsten vazgeçildiğini öğrendik. Sütçü İmam ismine karşı bu “sütü
bozuk” teklifi ricat ettiren, geri püskürten Kahramanmaraş’ın güzel
insanlarına, hemşehrilerime, kardeşlerime selam olsun, minnet olsun, saygı
olsun.
Kahramanmaraş’ta Fransızlara karşı büyük bir
mücadele verilmiş, Şanlı Bayrağımızın kale burçlarından indirilip, yerine
Fransız bayrağı çekilmesine rıza göstermemiş, Şanlı Bayrağımızı yerine asmayı, yani
istiklal ve hürriyeti Cuma Namazından önde görülmüş, kölelik kabul edilmeyerek
derhal ve anında baş kaldırılmış. Maraşlı hanımların örtüsüne uzanan eller
Sütçü İmam’ın kurşunlar ile kırılmış ve Fransızlar Maraş’tan kovulmuştu. Sütçü
İmam’ın sıktığı kurşun, Maraş’ın kurtuluşunun stardı, hücum emri olmuştur.
Bu güne kadar
mütesettir (örtülü) hanım ve kızlarımız, Allah’ın emri olan örtülerinden dolayı
çok sıkıntılar yaşadılar, okullarına gidemedi, mahkemelere giremedi hatta
belediye otobüslerine bile binemediler. İnşallah Başbakının demokratikleşme
açılımından yani bugünden sonra bu sıkıntıda bir daha yaşanmaz.
Kimdir Pier
Loti? Sarhoş, ayyaş, ırz düşmanı, ahlaksız, kötü niyetli bir Fransız Subayı.Yani
memleketimizi işgal etmek için gelen düşman bir milletin ferdi. Memleketimizi
işgal için gelen bu düşmanlar “Allah Korusun” başarılı olsalardı, durumumuz bu
günkü Irak’tan farklı mı olacaktı?
Peki Eyüp
Sultan Kim? Peygamberimizin Medine’ye Hicretinde evinde misafir olarak kaldığı,
sağlığında cennetle müjdelenen, İstanbul’u İslam memleketi yapabilmek için taa
Medine’den kalkıp 90 yaşlarında olduğuna bakmadan oğulları ile birlikte
İstanbul Surları önünde düşmanla çarpışırken şehit düşen bir sahabe.
Şimdi görüyor
musunuz şu hali? Bir kısım medyanın içine düştüğü veya içinde bulunduğu şu
acınacak durumu? Fransız Pier Loti’ye evet, Sütçü İmama ve Eyüp Sultan’a hayır.
İşte bundan dolayı para vererek okuduğunuz gazeteye, seyrettiğin tv kanalına, (okuduğunuz
kitaba diyeceğim ama kitap zaten okunmuyor) dikkat etmeli, çocuklarımızı da
onlardan korumalıyız. Unutmayalım ki dinden uzak bir düşüncenin tersi doğrudur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder