1999 Marmara depremi günlerinde yazıldı.
Allah kimseye ve özellikle milletimize ve
İslâm milletine böyle acılar bir daha yaşatmasın.
DEPREM
Kırk beş saniyede yıldızlar yere
indi bir gece yarısı,
Ve denizler karaya yürüdü.
Öperken kara toprak insanları
alınlarından,
Daha önce neredeydiniz diyerek.
Bir gece yarısı
Feryad-ı figan, ah-ı aman
Karıştı birbirine dostlarım.
Ne bir şey hatırlamak mümkündü,
Ne kımıldamak,
Yalnız ve her saniye beklenen,
soğuk bir ölümdü.
Bir gece yarısı denizler karaya
yürüdü.
İnsanlar kalkmışlardı
yataklarından
Yarı üryan.
Koşuşturuyorlardı bir o yana, bir
bu yana.
Ardıma baktım, yüzüm kızardı,
Önüme baktım, gözüm karardı.
İnmekle bitmeyen merdivenlerde
dostlarım,
Nice kırk beş yıllar yaşandı.
Şimdi bildim, kırk beş saniyenin
ne kadar uzun olduğunu.
Yaşandığını bir ömrün,
Hatıraların iyisi ile, kötüsü
ile.
Ve ölesiye pişmanlıkların.
Evet, şimdi bildim boş olduğunu
dünyanın.
Ahiret yolunda mizan göründü.
Eller kelepçeli, dilde pelesenk.
Bir ömrün hesabı konarak önümüze,
Hadi konuşun dendi.
Dökülen göz yaşları da para
etmiyor şimdi.
Cüzdanlar dolu olmuş, boş olmuş
ne yazar,
Değil mi ki bütün kazanılanlar
Bir anda yok oldular.
İbret, ibret alınır mı dersiniz
dostlarım?
Ne gezer.
Gelinlik kızların göz nuru,
Gençlerin hayalleri, umutları,
hepsi hepsi
Kırk beş saniyede yok olup
gittiler.
On yedi ağustos sabahının alaca
karanlığında
Feryatlar yükselirken semaya,
Zenginler ekmek kuyruğunda sıra
bekler,
Sarsıntılar sarsıntılar, biteviye
ve tekrar.
Ezanlar haykırıyor şimdi o tek
hakikatı
ALLAHU EKBER.
20 Ağustos 1999
Marmara depremi üzerine
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder